LEE MİN HO
HAKKINDA HERŞEY

LEE MİN HO DİZİLERİ

Secret Campus / 비밀의 교정 (2006)

[Resim: 37405804.jpg][Resim: 14285047.jpg][Resim: 82228408.jpg][Resim: 85089193.jpg][Resim: 85548304.jpg][Resim: 32902742.jpg][Resim: 81641972.jpg][Resim: 74800357.jpg][Resim: 45806855.jpg][Resim: 80568235.jpg]

Adı: 비밀의 교정 / Bimilui Gyojeong
Tür:Komedi,Okul
Bölüm: 24
Yayınlandığı Kanal : EBS
Yayın Tarihi: 2006-Mayıs-10 / 2006-Temmuz-27
Yayın Saatleri: Çarşamba & Perşembe 4:30 PM 


6 lise öğrencisinin hayatını , hayallerine ulaşmak için verdikleri mücadeleleri konu alıyor.


Oyuncular


Öğrenciler

Seung Hyun, Moon Seung Jae rolünde
Lee Do Hyun, Oh Soo Ah rolünde
Lee Min Ho, Park Doo Hyun rolünde
Park Bo Young, Cha Ah Rang rolünde
Chae Woon (채운), Yoon Se In rolünde
Seol Sung Min, Seo Jin Woo rolünde
Ahn Yong Joon, Lee Ki Young rolünde
Jang Ki Bum, Jang Ki Bum rolünde
Shin Hyun Ho (신현호), Jang Dong Cheol rolünde
Bae Yoo Mi (배유미), Park Eun Ho rolünde
Jo Eun Ji, Choi Ye Seul rolünde 

Öğretmenler

Choi Chul Ho as Bachelor teacher
Ahn Sun Young, Park Mi Sook rolünde 


[Resim: 24120663.jpg]

________________________________________________________


Title: 비밀의 교정 / Bimilui Gyojeong
Genre: Comedy, drama, school
Episodes: 24
Broadcast network: EBS
Broadcast period: 2006-May-10 to 2006-Jul-27
Air time: Wednesdays & Thursdays 4:30 PM 






cast
Students


Seung Hyun as Moon Seung Jae
Lee Do Hyun as Oh Soo Ah
Lee Min Ho as Park Doo Hyun
Park Bo Young as Cha Ah Rang
Chae Woon (채운) as Yoon Se In
Seol Sung Min as Seo Jin Woo
Ahn Yong Joon as Lee Ki Young
Jang Ki Bum as Jang Ki Bum
Shin Hyun Ho (신현호), Jang Dong Cheol rolünde
Bae Yoo Mi (배유미) as Park Eun Ho
Jo Eun Ji as Choi Ye Seul 


Teachers

Choi Chul Ho lisans ögretmeni

Ahn Sun Young as Park Mi Sook  

MACKEREL RUN[Resim: mackerelrun.jpg]

İsmi: Mackerel Run / Dal Go /달려라 고등어 

Türü : Komedi , Dram , Lise
Bölüm Sayısı : 8 
Yayınlandığı Kanal : SBS

Konusu: Gençlerin neşe dolu lise hayatını anlatıyor. Cha Gong Chan lise hayatında kurdugu bir hayalle başlıyor. Büyük bir futbolcu olma arzusu taşımaktadır . Okulda bu yönde spor koluna katılmıştır . Ancak Koçları pekte sevecen olmayan sürekli zorbalıkla egitim veren biridir . Ve Bir Gün takım maç için hazırlanıp sahaya çıkarlar ... sahada Cha Gong Chan yaralanır kaşında yırtılma olur kanamada vardır tam olarak bilinci yerinde degildirde net görmez . Yinede koçu bagırır devam etmesi için o psi_kolojiyle topu alır koşar herkez şaşkınlık içindedir ve gol atar ancak kendi kalesine o an dan itibaren olaylar gelişmeye başlar birde aşk işin içine girince dengeler iyice bozulmaya başlamıştır ....

Yönetmen: 
Choi Yeong-hoon (최영훈), 
Kim Hong-seon (김홍선), 
Kim Yong-jae (김용재)

Senarist:
Baek Ji-hyeon (백지현), 
Park Jae-hyeon (박재현)

Oyuncular: 
Lee Min Ho (이민호) as Cha Gong Chan 
Moon Chae Won (문채원) as Min Yoon Seo 
Kwon Se In (권세인) as Baek Hyun 
Jung Yoon Jo (정윤조) as Yoon Sae Mi 

Diğer Oyuncular:
Lee Bong Gyu (이봉규) as Min Joo Hwa (Yoon Seo'nın Babası) 
Lee Sa Jang as Heo Young Sook (Yoon Seo'nın Annesi) 
Lee Geum Ja as Lee Kyun Jin (Gong Chan'nın Annesi) 
Lee Byung Joon (이병준 ) as Ma Do Shik 
Kim Joo Young (김주영) as Go Bong Tae (Gong Chan'nın Arkadaşı) 


 

I AM SAM AS HEO MO SE




İsim : 아이엠샘 / I’m Sam 
Diğer İsimler : I am Teacher 
Yönetmen:Jeong-gyu Kim 
Tür : Romantik, Komedi 
Bölüm : 16 
Yayınlandığı Kanal : KBS2 
Oyuncular: 
Yang Dong Geun as Jang Yi San
Park Min Young as Yoo Eun Byul
T.O.P as Chae Moo Shin
Son Tae Young as Shin So Yi
Ryan as Ji Seon Hoo
Park Jae Jung as Kim Woo Jin (Mr. Yoo’s right hand man)
Park Chae Kyung as Min Sa Kang
Park Joon Gyu as Yoo Jae Gon (Eun Byul’s father)
Lee Min Ho as Heo Mo Se
Kwak Ji Min as Da Bin
Dan Ji as Ye Bin
Ban So Young as Hyo Bin
Choi Jae Hwan as Han Tae Sung (Moo Shin’s friend)
Kim Yoo Bin as Kim Hee Chul
Park Chul Ho as Kim In Seol
Jo Hyang Ki as Hong Dae Ri (Mr. Yoo’s assistant)
Yoo Tae Woong as Go Dong Sool
Kim Hong Sik as Park Nam Kyu
Choi Joo Bong as Heo Duk Bae (principal / Mo Se’s father)

                                                      KONUSU                                                                          

Haylaz lise öğrencileriyle dolu bir okulda geçen hikayemiz, ürkek ve beceriksiz öğretmen Jang Yi San ve istemese de aynı evde kalıp yatılı öğretmenlik yaparak ders vermek zorunda olduğu başarısız ve saf öğrenci Eun Byul'un yaşadıkları çerçevesinde gelişiyor.Eun Byul, sürekli okul değiştirmiş ve hiçbirinde de tutunamamış bir öğrencidir, üstelik bir gangsterin kızıdır. Okulun resim öğretmenine aşık olan, ona açılmaya çalışan sıradan bir öğretmen olan Jang Yi San'la komik bir karşılaşmanın ardından, kızımız okula dönmek istediğini ve öğretmen olarak da Yi San'ı istediğini söyler. Bunun üzerine Jang Yi San, kendini büyük bir evde şımarık bir kıza ders vermekle yükümlü olarak bulur. Bu da yetmezmiş gibi, kızımız da öğretmenin görev yaptığı okula transfer olmuş ve bulaşmaması gereken 3 kişiye bulaşmıştır: Aksi 
bir öğrenci olan Chae Moo Shin(T.O.P), okul müdürünün oğlu yakışıklı Mose (Lee Min Ho)'nin hayranları yaramaz kızlar ve nicesi.Şımarık bir yakışıklının ilk kez bir kızın kendisine bakmamasıyla, öğretmenimizin duygularını açıklamaya çalışmasıyla ve beklenmeyen aşk çokgenleriyle gelişen dolu dolu, asla sıkılmayacağınız bir komedi dizisi sizleri bekliyor. 


Genç öğretmenler arasında anlaşmazlıklarda hikaye odakları ve problemler lise öğrencileri sahip olur.Jang Yi San'ı, bir ürkek ve yetersiz klasik müzik öğretmenidir son derece tehlikeli bir halk kitlesi liderini sadece kız çocuğuna öğretir. Eun Byul'u halk kitle liderin kız çocuğudur.Ve o herzaman MyungMoon High'ın yeni bir öğrencisidir... 
 

Boys Over Flower
                                                                                   Konusu:

ShinHwa okulu, Goo Jun Pyo -küresel şirket ShinHwa Group’un varisi- , Yoon Ji Hoo, Soh Yi Jung ve Song Woo Bin’in yer aldığı, zenginlerin gittiği bir okuldur. F4 adında bir çete oluştururlar. Goo Jun Pyo F4’ün lideridir.
Geum Jan Di –ailesi zengin değildir- çatıdan atlayan bir çocuğu kurtardığında olayın yayılmaması için ona burs verildiğinde ShinHwa Okulu’na katılmıştır. Geum Jan Di dışında bütün okul F4’e tapmaktadır. Ancak diğer üçünden farklı görünen Yoon Ji Hoo’dan hoşlanmaktadır. Geum Jan Di sonunda arkadaşını savunmak için F4 ile konuşur. O andan itibaren Goo Jun Pyo’nun ana rakibi olur. Hemen hemen her zaman Geum Jan Di dışlanır ve Yoon Ji Hoo ona bir şekilde yardım eder. Geum Jan Di ve Goo Jun Pyo’nun rekabeti yoğunlaşır ama aynı zamanda Geum Jan Di eğlence kaynağı olarak Goo Jun Pyo’nun dikkatini çekmiştir.

Hikaye gelişir ve Goo Jun Pyo yavaş yavaş Geum Jan Di’yi sevmeye başlar. Öte yandan Geum Jan Di’nin dikkati Yoon Ji Hoon’un üzerindedir ancak hikaye ilerledikçe kalbini Goo Jun Pyo’ya kaptırır. Çift, sevgileri için mücadele edecekleri birçok engelle karşılaşır.

 
 
    Boys Over Flowers hakkında söylemek istediğim o kadar çok şey var ki…
Her şeyden önce güzel dizi kesinlikle. Oyuncular, müzik grupları, yapımcılar vs. herkes iyi para kazandı BOF'dan. Bende çok şey kazandım bu diziden. Kim Hyun Joong’u tanıdım. Canım grubum SS501 tanıdım. Çok sevdim onları. Dizide oynayan birçok oyuncuyu sevdiğim, sevdiğim oyuncularla karşılaştım. Güzel şarkılar dinledim. Güzel sahneler izledim. Final yine dizinin güzelliğin yanında sönük kaldı ama yine bittikten sonra dizi etkisi altında uzunca süre kaldığım diziler arasında yer aldı. 
    Önce şarkılardan bahsetmek istiyorum. Çok güzel şarkıları var dizinin. SS501, T-Max, Shinee, Kara gibi ünlü gruplar seslendiriyor dizinin OSTlarını. Dedik ya çok ekmek çıktı diziden:)

    Gelelim diziden beğendiğim yada aklımdan kalan yerlere. Öncelikle her daim aklımda kalan şey Kim Hyun Joong'tu. Özellikle saçlarını kestirip hazırlandığı sahne vardı ya ahh ne yakışıklılık o:D
Aklımın bir köşesinde hep duran bir diğer şey ise Kim Bum’un gülüşü. Canım ne şeker çocuksun sen öyle.:)
 

    Karakterler çok etkileyiciydi gerçekten. Oyuncular güzel elektrikler verdi izleyenlere. Yetenekler tek dizi ile belli olmaz ama gerçekten güzel iş çıkarmışlar burada. Herkes bilir Boys Over Flower bir animeden uyarlanma dizi. Lee Min Ho'nun saçları aynı animedeki gibi kıvırıcık yapılmış tüm dizi boyunca. Ama gelin görün ki ben hiç sevemedim o kıvırcık saçları. Zaten Geum Jan Di'de ilk bölümler benimle aynı fikirdeydi. 
    Aman aman Geum Jan Di... F4'ün yegane ilgilendiği kız oldu kendileri. Unniye lafım yok lakin dört tane çiçek gibi yakışıklı çocuğun yanında güzelliği eksik kalmış. Daha güzel bir kız mı oynatılsaydı acaba diye geçiyor herkesin aklından. Ama olsun biz yinede seviyoruz Jan Di'yi. 
Ben dizide 4 yakışıklıyı daha dikkatli izlerken annem yanıma gelip hep Jan Di'yi izledi. Çok sevdi Jandi'nin komuşmasını ve hareketlerini:)
 
      Her genç kız gibi(!) Geum Jan Di'nin gönlünde iki erkek vardı. İlk Yoon Ji Hoo... Kız haklı napsın en zor anında hep yardımına koşan birinden nasıl etkilenmesin. Hele ki bu kadar güzel gülümserken.:))
    Aptallık etti Ji Hoo. Neymiş ilk aşkının peşinden koşacakmış. Bu Koreli erkeklerde de ne meşhur canım kendinden büyük ablalarına aşık olmak. Hiç uygun mu o kız sana. Boşver ben sana daha güzellerini bulurum, daha gençlerini bulurum Hyun Joong. Mesela benn:D
     Dünya üzerinde böylesine seven, güzel seven, böylesine yardım dolu, hem yakışıklı, hem düşünceli, hem akıllı, hem zengin; aman aman on parmağında on marifet; çapkın olmayan, tek kıza gönülü verip ne olursa olsun onun yanında duran, iyi günde kötü günde kendini unutup yanlızca sevdiğine koşan yok bu dünya üzerinde, mevcut değil böylesi galaksi üzerinde. Böylesi sadece olur dizilerde filmlerde...
Öyle de olsa Kim Hyun Joong'un popüleritesinin artması belki de bu karakteri oynamasından kaynaklandı. Hangi kız böyle bir namjadan hoşlanmaz ki )
    Baş karakter Go Jun Pyo'ya gelelim şimdi de. Kıza kafayı takıp işkenceden işkenceye sürekleyip her durumda mağdur etme çapası sonunda onu aşka sürükledi. Lee Min Ho da çok başarılı bir performans sergiledi Boys Over Flowers'da. Lee Min Ho olarak çok sevilen bir star olması yanında uyuz Go Jun Pyo olarakta çok seviliyor bence kendisi. 
    Kim Bum dedik ya güzel gülüşlü. Gerçek hayatta F4'ün en küçüğü ama dizi de her ruh halini başarı ile gerçekleştirdi. Nasıl unutulur Ga Eul'a yalancıktan da olsa aşkını itiraf etmesi. Bayıldım o sahneye. Dizi içerisinde bir çok izleyenin en beğendiği sahnelerden biri olsa da kamera arkasındaki gerçekler romantik değil komik bir durum olduğunu gözler önüne seriyor. Sanıyoruz ki Kim Bum saksafon çalıyor. Halbuki çalamıyor hatta kendisi bile gülüyor haline... Benim favori çiftim Yi Jung ile Ga Eul'dı. Kim So Eun'ı Evlenemeyen Adam'da tanımış ve çok sevmiştim. Bu dizide oynadığını görünce çok mutlu oldum zaten. Üstelik Kim Bum ile de çok yakışıyorlar. Kore'de benimle aynı fikirde...:)
    Song Woo Bin ise grubun sorunsuz mafya ile bağlantılı da olsa en normal üyesi belki de oydu. Kim Joon'un ise dizideki karakteri ile ilgili küçük bir sitemi var. O da "yo yoo " "adamım" "OK" gibi ünlem cümlelerinden başka repliğim yok demesi. Çok gülmüştüm special bölümümde bunu söylediğinde.
     Dizi de en sevdiğim karakterlerden biri de Go Jun Pyo'nun ablası idi. Kim Hyun Joo unniyi Miss Kim'de izleyip çok sevdiğimden burda gördüğüme çok mutlu oldum.Go Jun Pyo ile Geum Jan Di'ye çok yardım etti kendisi. Çok iyi yürekli biriydi karakateri. Tabi evdeki dadının yardımlarını unutmamak lazım.
    Dizide oynadığına sevindiğim bir diğer oyuncu ise Queen Seon Duk'un büyük ustasıydı. Büyük usta burda da büyüklüğünü yaptı ve hep Go Jun Pyo'ya yardım etti o cadı anasına rağmen.
    Dizide beni en gıcık eden insan o cadı anneydi işte. Uyuz kadın ne para gözmüş ya çıksın gözü dedirtiyor insana. :d
    Dizide en beğenmediğim yer ise son dakika golüymüş gibi Go Jun Pyo'nun hafızasını kaybetmesi idi. Çocuk hafızasını kaybetti, kalbini kaybetmedi ya. İnsan kalbini verdiği kızı unutur mu? Hadi unuttu diyelim tamam. Nasıl başka bir kızla çıkarsın sen ya. Hemde Jan Di yüzünden annene rağmen evlenmekten kurtulmak için yapmadığın kalmamışken. Küçük Emrah'a dönecektik bir iki bölüm daha uzasaydı herhalde. Zavallıların başına gelmeyen kalmadı maşallah. 
Ayrıca Ji Hoo ile Jun Pyo'nun Jan Di için  yarışması da biraz abesti iştigaldi ama yine çok kötü değildi:)
    Mükemmel erkek, mükemmel arkadaş, mükemmel karakter mükemmel vefalı torun dizinin sonunda müziği bırakıp dedesi için doktor oldu. Dedik ya yok böyle varlık.:) Çok istedim Kim Bum ile So Eun'da bir çift olsun, onlarda Jun Pyo ve Jan Di mutluluğu yaşasın ama kısmet olmadı zavallılara. Kim Bum yurtdışına gitti de bişi oldu sanki hıhh:)) Final sahnesinde Ga Eul'da yanlarına almaları gerekirdi bence. Final oldukça zayıftı diziye göre. Ama güzel ve akıcı diziydi. Favori dizilerim arasında kendisi:))

 


Adı: 꽃보다 남자 / Kgotboda Namja
Bilinen Adları: Boys Before Flowers / Boys Over Flowers 
Tür: Romantik, Komedi
Bölüm Sayısı: 25
Yayınlandığı Kanal: KBS2
Yayın Tarihleri: 05.01.2009 - 31.03.2009
Yayınlandığı Günler: Pazartesi - Salı 21:55

Oyuncular:
  • Koo Hye Sun / Geum Jan Di





















  • Lee Min Ho / Go Jun Pyo





















  • Kim Hyun Joong /  Yoon Ji Hoo
 
  •  Kim Bum / So Yi Jung





















  • Kim Joon / Song Woo Bin





















  • Kim So Eun / Chu Ga Eul

















  •  Kim Hyun Joo / Go Jun Hee


















OST Listesi:
Boys Over Flowers Original Soundtrack 
1. Cennet - T-Max
2. Çünkü Aptalım - SS501
3. Biliyorsun - Someday
4. Yanımda - SHINee
5. Şanslı - Ashily
6. Starlight Tears - Kim Yoo Kyung
7. Biraz - Suh Jin Young
8. Bir Kez Daha - Tree Bicycles
9. Biliyorum (Saxophone Inst.) - Lee Jung Sik
10. Benimle Dans et (Inst.)
11. Mavi Çiçek (Inst.)
12. Çok Üzgün (Inst.)
13. Açılış Müziği (Cennet Intro.) - T-Max 
 
Boys Over Flowers Original Soundtrack Part 2
1. Evet De - T-Max
2. Wish Ur My Love - T-Max feat. J
3. Özlem Kalp - A'ST1
4. Sevgili Olma - SS501
5. Ne Yapmalıyız - Jisun
6. Aşk Ateşi- Kara
7. Love U - Howl
8. Almost Like Love - Brand New Day
9. Gözyaşları düşüyor - Lee Sang Gon
10. Cellogic (Inst.) - Kim Young Min
11. Daga Gada(çizmek) (Inst.) - Dong Yo
12. Garip (Inst.) - Park Hye Ri
13. Aşk Uğruna (Inst.) - Park Hye Ri 

Boys Over Flowers OST 2.5 - F4 Special Edition
1. Mutluluk denilen bir şey - Kim Hyun Joong
2. Birşey Kalbimi Mutlu Etti - A&T (A'st1 & T-Max)
3. Mücadele kötü bir his (Ballad Ver.) - T-MAX
4. Mücadele Kötü Bir His (Dance Ver.) - T-MAX
 
** Kim Hyun Joong - Because I'm Stupid (Luxury Edition) 
 
 
 

Personal Taste

 
 
       Büyük bir hevesle başladığım Lee Min Ho dizisi. Sonuç: (Lee Min Ho hariç) hayal kırıklığı.
Lee Min Ho'yu kıvır kıvır saçları ile Boys Over Flowers'da izlerken hep bir ümit belki düzelir diye bekledim. Personal Tasteyi izlemeden önceleri bu resmi görüp vayy düz saç ne çok yakışmış diyenlerdenin yani ) Evet Min Ho çok yakışıklıydı bunu göz ardı edemeyiz ama dizide başka birşey yoktu sanki.
      Yani demek istediğim ben dizide Lee Min Ho'dan başka beğenecek birşey bulamadım. Konusu çok alakasız saçma geldi. Başlerken sorun yoktu aslında ama ilerledikçe pek beni sarmadı.
      Personal Taste izlediğim 25 Kore drama içinde en adi olay ile başladı. Sana evini açmış, kalbini açmış arkadaşının sevgilisini çal. Bir de utanmadan düğününe kadar davet et, hiç birşey söyleme yetmezmiş gibi altta kalma birde arkadaşına kız. Ben böylesine yüzsüz insan görmedim. 
      Personal Taste aynı zamanda izlediğim en alkolik dolu dizi.:D ilk bölümlerden herkes kafayı buldu.


      Ben çok ilişki gördüm Kore Dramalarda. Aşkın arasına ya kötü kadınlar girdi ya kötü adamlar… Ya anneler bozdu sevenlerin aklını, yada büyükbabalar mani oldu birlikteliklere... Kızın erkek kılığına girdiği çok hikaye gördüm. Bir erkeğe aşık olduğunu zannedenlerin gay olduğuna inandığını gördüm. Gaylikte çok işlendi dizilerde. Ama ben hiçbir dizide bir kadın ile bir adamın arasına giren bir gay görmedim. Bu ilk ve son olur inşallah... O kadar karizmatik bir mağaza müdürünün durumu yedi öldürdü beni. Dizinin başlarında ev projesindeki sorunun nedeni sanıyordum ki adam kızın annesini falan seviyor herhalde diye. Ama adamın kişisel tercihini öğrenince şok geçirdim ve hemen fikrim değişti sanırım babasını seviyor diye düşünmeye başladım...:D Ama sonrasında ev projesinin altından bambaşka bir hikaye çıktı. Gelin görün ki ben hayal kırıklığına uğramıştım artık... Babasını sevmeliydi bence, daha heyecanlı olurdu hahaha:D
      Huyumdur; dizide bir iki bölüm izledikten sonra oyuncular hakkında küçük bir araştırma yaparım. (Neyime lazımsa... merak işte:D ) Gözüme Kim Nam Gil 'in konuk olduğu ilişmişti ve çok sevinmiştim. Sonrasında unutmuşum diziyi izlerken hangi bölümde konuk olduğunu. Oturmuş izliyorum gecenin körü, bakalım ne hayinlik peşinde Park Gae In 'in uyuz arkadaşı Kim In Hee diye. Arkada oturan bir adam ilişti gözüme. Kahve içiyor... Kim Nam Gil değil mi ooo? ^o^ Saman alevi gibi birden parlayan mutluğuluğum anında suya düştü. O ne biçim konukluk. Resmini duvara assalarda daha fazla konuk oyuncu görünürdü eminim.
      Diziyi çok yerdim şu ana kadar. O yüzden Park Gae In 'in gereğinden abartılı saflığından or salaklığından, Lee Min Ho ile Son Ye Jin'in hiç uyuşmadığından, hiç bahsetmiyorum. 
      Ama herşeyin bir iyi yanı bir kötü yan vardır değil mi? Güldüğüm eğlendiğim sahnelerde oldu.
Örneğin; 6. Bölümde Park Gae In ile Jeon Jin Ho'nun mutlu aile tablosunu pozu vermek zorunda oldukları sahne. Gae In 'in arkadaşı Lee Min Ho'ya sevgili dolu bakmasını söylüyor. Sonrada daha çok sarhoş gibi bakıyorsun diye uyarmıştı. Ama bence Min Ho sarhoştan çok sapık gibi bakıyordu yan gözle. Çok gülmüştüm orada.

Daha sonra forograf çekimlerine devam ederlerken çok şekerlerdi aslında. 
      Kamera arkasında çok eğlenceliydi dizinin. Çok ciddi sahnelerde Lee Min Ho' nun kendini tutamayışı, Kim Ji Suk' un kamera açısından çıkmaya çalışırken ki komik görüntüsü...
      Ve dizinin OST'ları çok güzeldi. 4 Minute ön yargı ile yaklaştığım gruplardandı. Personal Taste OSTları sayesinde azda olsa ön yargım kırıldı diyebilirim.:) Dropping Rain şarkısına zaten bayıldım. Sözlerde oldukça güzel. Hatırladığım kadarı ile şöyledi:
            "Yağmur yağdığı için her şey yolundaydı,
              Gözyaşlarını göremediğim için herşey yolundaydı,
              Herşey yolunda olduğu için seni geri alamadım.
              Seni sevdiğim için seni geri alamazdım.
              Yağmur kalbimdeki tüm acı hatıraları silmek için yağıyordu.
              Kalbim ağladığı için yağmur yağıyordu."
Çeviren arkadaşların emeklerine sağlık:))
      Personal Taste ile ilgili son eleştirimi de yapıp yazımı noktalıyorum.:) Personal Taste'yi şu ana kadar izlediğim tüm diziler içinde en saçma repliği sahip dizi ilan ediyorum. Repliğimiz ise şu 'Game Over'mnida. Her ne kadar senoryaya uygun olsa da o kadar saçma ve komikti ki... Ben çok güldüm. Game over'ı anladıkta nida'sına ne gerek var canım. Bir kerede kibar olmayı versin değil mi karakterimiz. Zaten o sahnede çok da kibar görünmüyordu. Koreliler İngilizce telaffuz konusunda bizden de acayip ne diyim.:))



Adı: 개인의 취향 / Kaeinui Chwihyang (Kişisel Zevk)
Bilinen Adları: Kae In's Taste / Personal Taste / Personal Preference
Tür: Romance, comedy 
Bölüm Sayısı: 16
Yayınlandığı Kanal: MBC
Yayın Tarihleri: 31.03.2010 - 20.05.2010
Yayınlandığı Günler: Çarşamba & Perşembe 21:45

Oyuncular:
  • Son Ye Jin / Park Kae In


  • Lee Min Ho / Jeon Jin Ho
 
  • Kim Ji Suk / Han Chang Ryul


  • Wang Ji Hye / Kim In Hee

  













Soundtrack: Personal Preference OST
1. İnanamıyorum - Younha
2. Yağmur Düşüyor - Kim Tae Woo
3. Kalbime Dokundu - SeeYa
4. Kanatlar - Kim Tae Woo
5. Sevişme - 4minute
6. Bir Aptal Gibi - 2AM
7. 왕벌들의 비행
8. Garip Hissediyorum
9. 왕벌들의 비행 (Inst.) - Piyano versiyon
10. Bir Aptal Gibi(Inst.)
11. Sevişme (Inst.) - Gitar versiyon
12. Kanatlar (Inst.)
13. Kalbime Dokundu (Inst.)
14. Yağmur Düşüyor (Inst.) - Violin versiyon
15. İnanamıyorum (Inst.) - Piano versiyon 
 

City Hunter konusu, oyuncuları ve yorumu

 
City Hunter dizisini yeni bitirmiş bulunmaktayım. Aslında HanaKimi gibi neşeli bir diziden sonra City Hunter biraz şaaptı beni. Neyse, öhöm öhööm.
Gelelim City Hunter'a. Öncelikle kesinlikle üzerinde durmak istediğim sahneler var. O zaman başlıyorum
Lee Min Ho'nun dizinin ilk bölümündeki yani henüz Tayland'da oldukları hali benim acayip hoşuma gitti. Özellikle Ajussi'yi kurtardığı anlarda üzerinde yeşil tişört ve gözlerindeki haylaz çocuk bakışı beni öldürdü diyebilirim.
Ajussi'nin dizinin başından sonuna kadar her refleksine, her sözüne güldüm diyebilirim. Adam dayak yedikten sonra bile beni güldürdü yani. Bence diziye renk katan Ajussi'ydi
Kim Sang Joong zaten beğendiğim orta yaşlı erkek oyuncularındandır Kore'nin. Adamın inkar edilemez bir karizması var. Fakat bu dizide finalde City Hunter olduğunu söylemesi ve intikam ateşi yüzünden hayatını mahvettiği oğluna büyük bir iyilik yapması dışında pek birşeyini beğendiğimi söyleyemeyeceğim. Yani kısacası adama saygım sonsuz fakat dizide üstlendiği karakter beş para etmezdi. Fakat altından kalkması gereken rol gerçekten zordu ve bence dizideki diğer herkes gibi çok başarılıydı.
Veee geldik Park Min Young'a. Yani namıdiğer Kim NaNa'mız. Şu zamana kadar izlediğim dizilerde en beğendiğim kadın başroldü. Hem başarı açısından hem güzellik. Bu zor rolün altından o kadar güzel bir şekilde kalktı ki size yemin ederim, ağlarken güldüm. Bu dizide en beğendiğim ayrıntılardan biriydi Kim NaNa'nın saflığı ve aşkının duruluğu. Hele kurşunun önüne atlama sahnesi, beni benden aldı. Diyemiyorum daha birşey

Birçok kişi Savcı'yı sevmese de ben dizinin en başından beri sempati duyuyordum bu adama. Hatta ilk başlarda Bay Uzun Bacak olarak Min Ho'ya rakip olabileceğini bile düşündüm, Kim NaNa konusunda yani. Fakat City Hunter'ı yakalamayışı ve sırf o kayıp belgeleri alabilsin diye ölüme gidişi beni çok etkilemişti. Babasını öldüren kişiyi sırf adaletli bir savcı olabilmek için affetmesi büyük bir onur gösterisiydi benim için ve ona duyduğum sempatiyi ikiye katlamıştı. Ayrıca öyle bir babaya sahip olmasına rağmen işinde bu kadar adil ve doğru olması ona bir karizma katıyordu. Bunun da pek kolay bir rol olduğu söylenemezdi fakat herkes gibi Savcı'mız da mükemmeldi.



Açık konuşmak gerekirse izlediğim dizilerin neredeyse hiçbirinde rolünü kötü oynayan ya da rolünün altından kalkamayan birini gördüm. Keza o insanlar bu işi benden çok çok daha iyi bilen profesyoneller olduklarından benim onların bir hatasını farketmem oldukça zor olur. Yani oyunculuğunu beğenmediğim kimse olmadı izlediklerim arasında. Fakat çift olarak çok az diziyi beğendiğim gerçeğini saklayamam. İzlediğim her dizide illa ki bir çift var ama ben nasılsa bu çiftleri bir türlü beğenemiyorum.
Genelde kızlar erkeklerin yanında biraz fazla sönük kalıyor bana göre. Fakat City Hunter'da Lee Yoon Sung ve Kim NaNa çifti tek kelimeyle mükemmeldi. Dizinin başından sonuna kadar beğenmediğim tek nokta olmadı çift olarak. Aradaki konuşmalar bile harikaydı. Çünkü K-Drama'larda ya erkek ya kız -genel olarak kız- hep susan ve ezilen taraf oluyor. Fakat burada Kim NaNa tek kelimeyle mükemmeldi. O saf tavırlara rağmen verdiği sivri cevaplar ve kesinlikle lafın altında kalmayışı beni mest etti.
Birbiri için ölüme giden bir çift ilk defa bana hiç yapmacık gelmedi. Normalde ölüme gitme mevzusu beni bayar, sıkar çünkü çok baneldir, klişedir. Ama burada öyle güzel işlendi ki, ben hayranlıkla izledim. Gerçekten çift konusunda mükemmellerdi. Bir konuya daha değinmek istiyorum. Dizinin beğendiğim bir diğer özelliği ise; sadece birkaç kişi arasında dönüp durmamasıydı. Yani çok kalabalık bir kadroya rağmen 5-10 kişi dışında geriye kalan herkesin figüran havasında olmaması beni mutlu etti. Çünkü böyle diziler beni gerçekten bayıyor. To the Beautiful You gibi mesela.
Ama elbette bu dizinin olumsuz yorum yapacağım bir yanı var ki adım gibi eminim çoğu insan bundan şikayetçidir benim gibi. Sonu çok ucu açık ve alakasızdı. Kim NaNa ve Lee Yoon Sung bakıştılar, gülüştüler ama ne sarıldılar ne elele tutuştular. Ve ardından şaka gibi Lee Yoon Sung'un sinirli bir şekilde araba sürmesini gösterdiler. Diziyi burada bitirmeleri dizinin baştan sona yarattığı ve final bölümünün son 5 dakikasına kadar inanılmaz derecede desteklediği o etkileyici havayı kaçırması çok can sıkıcıydı. Yönetmenin sonradan yaptığı açıklama kesinlikle tatmin edici değildi çünkü eğer ben bir dizi izliyorsam onun sonunu görmeliyim, dizi bittikten sonra yönetmenden duymak çok saçma.
2. sezonu çekilsin mi diye bende düşünmedim değil fakat 2. sezonu çekilseydi yönetmeninde dediği gibi hikaye tamamen değişirdi. Fakat Youtube'da City Hunter Traiser Season 2 diye birşey izledim az önce. Kim NaNa'nın ablası çıkıyor City Hunter'ın peşine düşüyor sonra kardeşinin onu sevdiğini öğreniyor falan. Oldukça karışıktı. Ama City Hunter'dı. Traiser var ama sezon yok bu oldukça kafa karıştırıcı
HERNEYSE, BENİM CİTY HUNTER YORUMUM BUDUR. DİZİYİ TAM BİR GÜNDE BİTİRDİĞİM GERÇEĞİ BİR YANA AKSİYONU BOL AŞK DİZİLERİ ARASINDA GERÇEKTEN BEĞENDİĞİM TEK DİZİYDİ. HERŞEY DOZUNDAYDI. FAKAT DİZİNİN BİTİMİ OLDUKÇA ALAKASIZDI VE İNSANLARIN NE OLDUĞUNU KAVRAYAMAYACAKLARI ŞEKİLDEYDİ. SAYGILARIMLA, BAYAN ÇOK BİLMİŞ ^^

Faith

 
 
          Hepimizin bildiği gibi 2012 yılı fantastik diziler yılı oldu KDrama sektöründe. Farklı konularda, aynı temalarda tarihi-fantastik bir çok dizi çıktı karşımıza. Yılın son ayında bile çıkmaya devam ediyor fantastik projeler. Bana göre en fantastik olanı ile karşımınızdayım bugün sevgili çingular... İzlediğim ilk haftalık dizim Faith... 


          Lee Min Ho'nun SBS'de dizi yaptığı görünce hemen küçük bir araştırma yaptım bende herkes gibi. Tarihi olduğunu öğrendiğimde "aman izleyecek bir sürü dizim var, buna sıra gelmez" dedim, almadım listeye. Sonra bir baktım haftalık çevriliyor dizi hemde süper bir hızda. Haftada iki saatimi verip izleyebileceğime karar verdim ve Lee Min Ho'nun hatrına başladım diziye. Zaten ne zaman bunu izlemem desem, mutlaka izlerken buluyorum kendimi.:D Böylece ilk haftalık dizime başlamış oldum. Başlarda haftalık özet yazısı yazsam mı diye düşünsem de toparlayıp yazmaya karar verdim zamanla. Bu yüzden sizleri bol spoili ve uzadıkça uzayan bir yazı bekliyor olacak gibi. Şimdiden hazırlayın kendinizi.:))

          Dizinin türü fantastik, tarihi, aksiyon, romantik. Bunu kendim izleyerek keşfetmiş oldum.:) İşin fantastik kısmı sadece zaman yolculuğu ile sınırlı değil. Ateş büken, yıldırım büken, hava büken, ses büken, buz büken doğaüstü insanların fink attığı, bir bakıma avatarın Kore versiyonu gibi gözüme görünen fantastik olgulara sahip dizi. Yani gerçekten tuhaf bir dizi.:))

          Dizinin tarihi boyutunda Joseon'dan bir önceki dönem olan Goryeo dönemi var. Kral Gongmin 'in ilk tahta çıktığı yıllar ve krallığı benimseyip, entrikacılarla mücadelesi anlatılıyor. Dizi ilk başladığında "Choi Young'un 72 yıllık hayatını mı anlatılacak yoksa tahttaki kralın 23 yıllık hikayesi mi anlatılacak" diye merak ederken ben senarist kralın ilk yıllarını senaryosuna katarak daha çok fantastik ve aşk olguları üzerinde durdu dizi boyunca. Bakmayın bol entrikalı olduğuna.

          Aslında dizi ilk başladığında çok da etkilenmemiştim ben. Kore dizisininden çok bilim kurgu modunda, film tadındaydı dizi. Ama zamanla işin rengi değişti ve sevdiğim bir yapım haline geldi. Haftalık izlemekle çok doğru bir tercih yaptığıma karar verdim. Biraz ağır bir dizi. Tarihi dizi olduğu için kötülüğün zıvanadan çıktığı zamanlarda 2 bölümden fazlası bünyeye zarar olduğundan tam tadında bitti. Bir hafta sonra bile heyecanını kaybetmeden beni tekrar içine çekti. Aldığı reytingleri ise yeterli bulmadım. Her hafta ilk 5e girmeliydi bence.:)
          Hepimizin bildiği gibi dizinin başrolu her genç kızın namja listesinde kendini sabitlemiş, yetenekli, yakışıklı, oyunculuk basamaklarını doğru adımlarla çıkan, 1987 doğumlu, Lee Min Ho ssi.-Biraz izdivaç programı girişi oldu ama...:)- Bildiğiniz gibi bu dizi Lee Min Ho'nın ilk tarihi dizisi. Buna rağmen ben ilk bu rolü kabul ettiğini duyduğumda City Hunter'ın izinden gittiğini düşünmüştüm. Diziyi izlemeye başladığımda ise Lee Minho'yu tarihi kalıba oturtamadım bir türlü, beynim kabul etmedi.:D İlk bölümler -Minozlar hiç bozuk çalmayın- Lee Min Ho ssi de doğal oynayamıyor, rol üzerine bir kaç beden büyük duruyordu. Ama sonrasında karakterini sahiplendi, Choi Young oldu ve yetenekli olduğunu bir kez daha gösterdi Lee Min Ho ssi. Özellikle hissettiği duyguları yansıtmada çok başarılı olduğunu söylemek isterim. Ne zaman Lee Minho'yu izlesem bir tutku dalgası çarpıyor ekrandan yüzüme doğru adeta.:D Boys Over Flower 2009'da  da aynıydı 2012 de aynı. Üstelik her yıl daha fazla hissediliyor bu enerji, kendini sürekli geliştirdiğinden olsa gerek. Kore'nin Shahrukh'u olacak anlaşılan Minho.:) Çünkü ben aynı enerji dalgasını bir Shahrukh'da yakalamıştım.:)) Ki  hemen bu noktada söylemek isterim ki Lee Min Ho ssi benim namja listem olmamıştır hiç bir zaman. Hep yan gözle baktığım enişte listemdedir. Yani demem o ki Minho'ya olan sevgimden öyle görmüyor gözlerim. Adam gerçekten iyi oyuncu olduğu için böyle.:)) Dünya starı olacak kendisi hissediyoruz...:)
          Dizinin kadın başrolünü üstlenen 1977 doğumlu Kim Hee Sun ssi. 6 yıllık aradan sonra ekranlar karşısına Faith ve Lee Min Ho ile dönüş yapan Kim Hee Sun ssi aslında dünya çapında bir oyuncu. 2005 yılında Efsane filminde Jackie Chan'e eşlik eden kadın oyuncu. Görmedik, duymadık, bilmiyoruz diyenleri şiddetle kınıyorum. İlk çıktığı zamandan bu zamana sevdiğim şahane bir filmdir çünkü. En azından şu şarkıyı dinlemenizi tavsiye ederim. 6 yıllık bir paslanmadan olsa gerek Kim Hee Sun ssi de birkaç sahnede yapmacık davransa da zamanla rolün altından güzel kalktı bana göre.:)) Abla ile ilgili tek şikayetim çok yüksek sesle ve hızlı konuşmasıydı. Başımı şişirdi resmen.:))

           İki başrolün daha ilk sahnede birbirine hemen uyum sağlandığı dizi başlamadan haber olmuştu medyada. Bırakında yakalasınlar uyumu yani. Hatun Jackie Chan ile uyum yakalamış, ünlü bir filme imza atmış, Lee Minho da uyumlu adam neden sorun çıksın ki hıh...

          Aralarındaki 10 yaşı sorun edip bizim Minho'muza daha genç kızlar yakışır diyen fan girllerin ise hemen kulakcıklarını çekmek istiyorum. Aklınız çalıştırın lütfen, etrafı çıtır kaynayan Minho'nun kendinden 10 yaş büyük ajumma ile yakınlaşması daha düşük bir ihtimal değil mi? Sonra başınızı taşlara vuruyorsunuz Park Min Young ile çıkarken olduğu gibi.:D Bırakın çocuk doğru yolda.:D 
Acıların çocuğu Küçük Emrah bakışı...:D
          Aşıkların arasına girme görevindeki karakterimiz Prens Deok Seong, Gi Cheol. Korkunç, bencil, aç gözlü, dünyanın kendi etrafında dönmesini isteyen, öyle olduğunda bile yetinemeyen, zamanla hepten kafayı sıyaran kötü, kötülüğün merkezi, bizzat kendisi... Ama Gi Cheol karakteri diğer kötülerden farklıydı. Görevi sadece kötülük yapıp, insanların hayatına çomak sokmak değildi, görevi yetinemeyen insanların, taminkarlıktar bir haber olanların, açık gözlülerin profilini çizmekti. Onların aslında birer hastalıklı olduğunu anlatmaktı amacı karakterin. Senaristi ve karaktere can veren Yoo Oh Sung ssi'yi hemen tebrik etmek istiyorum bu noktada, hedefledikleri başarıya ulaştılar gözümde. Başlarda Gi Cheol'den nefret etsemde zamanla sevdim inanır mısın ajusshiyi. Choi Young ve Eun Soo ile birleşerek kralın amcasına karşı geldikleri 16. bölümden sonra. Sadece 5 dakikalık bir iyi taraf geçişiydi ama hareketleri ve mimikleri o kadar eğlenceli ki bu adamın, o sahneden sonra farkettim işte ben. Yada o bölümden sonra öyle bir hal aldı adam bilmiyorum.:)) İzlerken komik ifadeleri sizde yakalarsınız umarım.:)) 
            Dizinin ikinci çifti Kral Gongmin ve Kraliçesi Noguk. Kendi ülkesinden sürülüdüğü için, ülkesi ve vatandaşları hor görüldüğü için Yuan'dan nefret eden Kral Gongmin ve Yuan Prensesi eşi... Son derece sevimlilerdi ve aralarındaki bağlılık, aşk çok kuvvetliydi. Tarihte ünlü olmalarına şaşmamalı aşklarının. Yazar ilk bölümler kral->kraliçe->Choi Young aşk üçgeni hissi versede zamanla kraliçenin, krala olan aşkından Choi Young'a önem verdiğini öğrendik. İkisinin birbirine duyduğu aşk çok içtendi. Her insan sevdiğinden önce ölmek isterken, sevdiğim olmadan yaşayamam diye dertlenirken kraliçe, kraldan çok yaşamak istiyordu. Sevdiğini bu dünyada yanlız bırakmamak istediği için ondan çok yaşamak istiyordu. Gerçek sevginin böyle olmasının gerektiğini fark ettim onun sayesinde. Bunun tam tersini düşünen bizlerin ise ne kadar bencil olduğumuzu fark ettim. Gerçek sevgi kraliçenin kralı sevdiği gibi olur.:)) Öyle ki kral evleneceği Yuan Prensesi olduğunu bilmediği dönemde Noguk'a "Seni temin ederim ki o Yuan kızı senin mertebene yaklaşamayacak" dediğinde kalbi paramparça olduğu halde seviyordu kocasını. Karısı ortadan kaybolduğunda yıkılan tükenen kral, mücadele ettiği herşeyden onun için bir anda vazgeçmeye razı olan kral; mantığının kabul etmediği o Yuan Prensesi'ni ölesiye seviyordu. "Aşkın sınırı yok"u anlatan kısımdı onların öyküsü.
          Karakterlere hayat veren Ryu Duk Hwan ve Park Se Young çok sevimli olduğunu düşündüğü iki genç oyuncu. Şuradan basın toplantısı fotograflarını mutlaka görmenizi tavsiye ederim. Gerçekten sevimliler...:))
 
          Yazarın ilk bölümler yansıttığı bir başka aşk üçgen ise Choi Young-Eun Soo-Jang Bin üçgeniydi. Her ne kadar Jang Bin gerçek duygularını anlayamazsak da Eun Soo ve Jang Bin iyi iki arkadaş olarak senaryoda yerini aldı. Hava büken yetenekli doktorumuz Jang Bin arkadaşının panzerini korumaya çalışırken kötüler yüzünden can verdi. Yine yazarın illa ki birini öldürelim diye seçtiği kişiydi bana göre.:))
          Bayıldığım bir başka karakter ise Choi Young'un halasıydı. Hareketleri, pata pat cevapları, Choi Young'a vurmaları ile çok sevdirdi kendini bana.:)

          Alevzen ve Nağmezen gibi salak saçma isimlerdeki doğaüstü güçlere sahip olan iki kararkter ise benim en nefret ettiğim varlıklar oldu. Hiç değinmek istemiyorum kendilerine.:D

 
          Dizinin en gıcığı, asıl kötüsü, iki yüzlüsü, bencili, dizinin ortasında senaryoya dahil olan, dizideki karakterlerin hayatına çomak sokan, bizimde izlerken ruhumuza çaput tıkayan ismi Prens Duk Heung Goon yani mevcut kralın zehirci amcası. Resmen bıktırdı hepimizi, zehirlerle kafayı bozmuş deli...
          Ve dizinin en kıl varlığı Jo Il Sin. Dizi boyunca en çok istediğim şeylerden biri bu adamın kafasını gövdesinden ayırmalarıydı. Kimsenin kendisini sallamadığı halde ortalığı velveleye vermekten başka yaptığı bir iş yoktu. Her ne kadar sevmediğim başka bir gıcık tarafından komploya kurban gitse de, "oh iyi oldu kurtulduk" diye sevindim.:))

          Birazda çektimlerim konuşsun...
Spoiler dediğim halde inat edip buraya kadar okuduysanız, artık durun. Gidin diziyi izleyin. Buradan sonra double spoi...:D
Hayat felsefem, sanki benim beynimden çekip almışlar cümleyi.:) Bu yüzden bir yıldır işsizim.:(
          Hasta yatağından kalktığı gibi söz verdiği kadını kurtarmayan giden, hemde çok havalı bir biçimde kurtarmayan giden, Choi Young'u karşından gören doktor ablamızın tepkisi saykodur.Fıstık gibi oğlan gelmiş seni kurtarmaya, saykodan daha güzel kelime bulamadı mı söyleyecek yahu...:D 
          Oysaki biz senin yerinde olacaktık; "Canım, balım, Minho'm, hoşgeldin, yaşıyor musun sen, Allah'ıma şükürler olsun, ohh gel bi sarılsın nunan sana, ohh dokunsun baklavalarınaaa "derdik, değil mi?:D

          Devrik kralı gördükten sonra, günümüzün çocuklarının çok mızmız olduğunu fark ettim. Küçüçük çocuk; hem hasta, hem önüne bir sürü adam öldürüyor, hem sürgünde, hem yanlız, hem devrik kral, onun psikolojisi sağlam kalmaya çalışırken, "Annem babama 'pist', dedi, böhü" diye bozulan velete 2 tane çakmada ne yap. Gergenlik sorunlarıymış pehhh... Buncağızım ne yapsım peki, yazık...
Yüreğimizi ağzımıza getiren sahne..
 
           Lee Minho'nun kendisini resmen biçtirttiği sahne. İzlerken nefesim kesildi adeta, gözlerim doldu. Meğerse hayalmiş sadece. O an "aptal" diyerek yapıştırdım ekrana bir tane. Resmen yapıştırdım yanlız ekrana, çok güldük sonra kardeşimle o an ki halime.:D Nasıl kaptırdıysam artık kendimi izlerken, yaşıyorum mübarek...:))

Daebak buna denir.:D
           Hepimizi izlerken şok eden sahne... Kendisini buz bükme gücüyle durdurmaya çalışan Gi Cheol'u elini şimşekler çakarak kaldırıp attığında zaten ağzımız açık kalmışken biz, bir de kiss gelince pat diye şok olmamak elde değildi. Tarihi dizide öpüşmek, hem de ortalık yerde, herkesin içinde, hem de kralın amcasının gelini olacak kadın ile, hem de 2012 romantik komedi tarzında, Lee Min Ho tarzında... 
"Daebak" bu gibi durumlar için kullanılır işte.
Duydukları karşısında sevinse mi üzülse mi bilemedi zavalı Choi Young...
O kadar güzel anlattı ki içime oturdu adeta. Belki içimde saklanan bazı şeyleri hatırlattığından...:)
Aşktan kaçışın özeti...
Aşktan kaçabilirsin ama Lee Min Ho'dan asla. ha ha ha...:D
:D
Kraliçe dediğin böyle olur.:)
:D
:D
Madem biliyorsunuz ne diye temize çıkarmadınız adamı?
Şu kızın şu tavırlarını çok sevdim.:))
Bende bendee...:D
Biz şahidiz.:))

Ve final:

          20. bölüm bu tatlı sahne ile bitince düşündüm ki son 4 bölümde böyle tatlı olacak. Ama ertesi hafta teorime çomak sokup son ana kadar acı politakasına geri dönüş yaptı dizi.
          Finalde; "Choi Young ölüyor mu?" diye mi yanayım, "sevenler ayrı kaldılar" diye mi yanayım, finali saniyelik mutlu sona bağlayıp bizi aç bıraktıklarına mı yanayım bilemedim. Saniyelikte olsa mutlu oldular ya rahatladım en azından. O bir saniye bile yetti, mutlu oldular yaa, yetti... Bıyıklanan çirkin Minho'yu bile görmek güzel, yaşasın çirkin olsun ne yapalım.:)) 
          5 yıl sonra kavuştu sevenler ama şöyle evlendiklerini de göreydik iyi değil miydi hı?
Kral ve Kraliçe ile mutlu mesut bir tablo ile final vereydik güzel olmaz mıydı sanki?
Şu tablo gibi mesela...
          Oysa tüm dizi boyunca iki çiftin aralarındaki dostluk çok güzel yansıtılmıştı. Hani evli çift arkadaşlar vardır ya, birbirlerine akşam ziyaretleri yaparlar, kadınlar yemek hazırlarken erkekler işten güçten sohbet ederler, sonra hepbirlikte masaya oturulur, gülüş cümbüş mutlu bir yemek yenir ya işte bir araya geldiklerinde hep öyle bir halleri vardı. Çok sevimlilerdi. O tarz bir sahne ile final verseydik ne güzel olurdu halbuki. Ama ne dedik, bir saniye bile olsa mutlu oldular ya, yetindik ne yapalım.:D
          Onun yerine 'Eun Soo'nun 100 yıl öncesinden nasıl eşyaları oluyor'u anlattılar bize. Ama ben çok da başarılı bulmadın ne yazık ki o kısmı. Fantastik bir dizide mantık aramak, mantıksızlık biliyorum ama o kısım biraz uydurma olmuş. Yazar nasıl bağlayacı konusunda tıkanmış gibi geldi bana orada. Çok fazla açık ucu olsa da o kısmı da yemekten başka çaremiz yoktu ama bizim.:))

          Finalin en sevdiğim yanı; Alevzen ve Nağmezen'in ölmesiydi. Takımı gol atmış taraftar gibi havalara uçtum sevincimden.:))
          Gi Cheol öldüğünde de sevinmeliydim ama o sırada Lee Min Ho'ya ağlamakla meşguldüm.:D "Gitti" dedim, "Yazık oldu haftalarımı, aylarıma...Neden mutsuz son, zehiri bile yendik, neden? Nasıl güçlü Choi Young böyle bir duruma düşer, nasıl? böhüüüüüüüüüü, çukcimaaa":D Gerçi boşuna dövünmüşüm adam turp gibiymiş ama neyse...


          Özetle; güzel diziydi. Başta sıkılacağımı hissetim ama zamanda tavan yaptı diyebilirim. OSTlarda dizi kadar başarılıydı bence. Yada ben 2 ay boyunca dinleye dinleye alıştım, bilmiyorum.:))
 
Ve özleyeceğim;
her hafta Lee Min Ho'nun gül yüzünü görmeye alıştığım için o gül yüzü özleyeceğim.
Özleyeceğim; kral ile kraliçenin arasındaki aşkı, bağlılığı özleyeceğim.
Özleyeceğim; kaba dayı halayı, yardım sever Doktor Jang'ı...
Gi Cheol öldü, oh iyi oldu, tamam ama tuhaf mimiklerini çok seviyordum, sanırım onu da biraz özleyeceğim.:D



Adı: 신의 (信義) / Shinui 
Bilinen Adları: Faith / The Great Doctor 
Tür: Tarihi, fantastik, romantik, aksiyon 
Bölüm Sayısı: 24 
Yayınlandığı Kanal: SBS 
Yayın Tarihleri: 13.08.2012 - 30.10.2012
Yayınlandığı Günler: Pazartesi - Salı 21:55

Oyuncular:
  • Lee Min Ho / Choi Young

  • Kim Hee Sun / Yoo Eun Soo

  • Yoo Oh Sung / Gi Chul 

  • Ryu Duk Hwan / King Gong Min

  • Park Se Young / Princess Noh Gook - Queen In Deok 

  • Lee Philip / Jang Bin

  • Shin Eun Jung / Hwa Soo In

  • Sung Hoon / Chun Eum Ja  


OST:
 Part 1 - 21.08.2012
1. Deavm ettirmek - Ali

Part 2 - 03.09.2012 
1.Yavaş adımlarla - Shin Yong Jae (4men) 

Part 3 - 11.09.2012 
1. Kötü İnsan - Jang Hye Jin & MC Sniper 
2. İnanç (Seri Ver.)
3. Ben Woodalchi
4. Gülümse
5. Keder
6. Çiçek Bahçesi
7. Hareket et ve koş
8. Tehlikeli zaman

Part 4 - 17.09.2012
1.Bir gözyaşı- Younha

Part 5 - 24.09.2012
1. Seni görüyorum - Sung Hoon (Brown Eyed Soul)
2. İnanç
3. Kızıl Ay kılıcı
4. Yer hikayesi
5. Saldırı noktası
6. Prensesin Ayı
7. Askerin gözyaşları
8. Adalet

Part 6 - 08.10.2012 
1. Rüzgar şarkısı - Young Jun (Brown Eyed Soul)
2. Ben Woodalchi - Oh Jun Sung
3. 
Hareket et ve koş

4. Sonsuza dek(Carry On Pf Versiyon)
5. Hile
6. Gölge adam
7. Ay ışığında dans
8. Yangın savaşı

THE HEİRSTHE      HEİRSşema1

Dizi İsmi : THE HEİRS

 

Senarist : Kim  Eun Sook

Yönetmen : Kang Shin Hyo

Bölüm Sayısı : 20

Yayınlanacağı Kanal : SBS

Başlama Tarihi :  9 Ekim, 21.55

Bitiş Tarihi: 12 Aralık 2013

Oyuncular : Park Shin Hye, Lee Min Ho, Choi Jin Hyuk, Kim Woo Bin, Kang Min Hyuk, Im Joo Eun, Kim Ji Won, Choi Won Young, Yoon Son Ha, Kim Sung Ryung,  Krystal, Kang Ha Neul, Park Hyung Shik,Kim Mi 
OYUNCULAR

Cha Eun Sang – PARK SHIN HYE 

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o2_1280

 

Kim Tan – LEE MIN HO

 

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o1_1280

 

Choi Young Do – KIM WOO BIN

 

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o3_1280

Lee Bo Na –  KRYSTAL
 
tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o4_1280
 

Kim Won – CHOI JIN HYUK

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o9_1280

 

 

Yoon Chan Young – KANG MIN HYUK

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o6_1280

 

Rachel Yoo – KIM JI WON
 

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o5_1280

 
Lee Hyo Shin – KANG HA NEUL

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o7_1280

Kang Ye Sol – Jeon Soo-Jin

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o8_1280

 Jo Myung Soo – PARK HYUNG SIK

tumblr_mua5cm4naZ1sg2018o10_1280

 

 

DİĞER OYUNCULAR 
1000958_467408776690275_1351063494_n

Im Joo Eun

Jeon Hyun Joo (25 yaşında) Kim Won ile aşk ilişkisi olan 25 yaşındaki lise öğretmeni.

995900_439910379440115_743212721_n

Choi Won Young & Yoon Son Ha

Ryo Dong Wook & Esther Lee. Ryu Dong Wook Luxury Resort başkanı ve Choi Young Do’nun babası. Esther Lee başka bir otelin başkanı ve Rachel Ryu’nün annesi. Sevgililer.

Kim-Mi-Kyung-2

Kim Mi Kyung

Park Hui Nam (50 Yaşında) Cha Eun Sang’ın annesi. Empire Grup’un sahibi Kim ailesinin kahyası.

parkjoongeum

Park Joon Geum

Ji Suk (52 yaşında) Empire Grup Başkanı Chairman Kim’in eski eşi

1005502_467495220014964_2104400885_n

Kim Sung Ryung

Han Gi Ae (44 yaşında). Kim Tan’ın annesi. Empire Grup Başkanı Chairman Kim’in sevgilisi.

choi jin ho

Choi Jin Ho

Choi Dong-wook( 45 yaşında) Won Bin’in oynayacağı Choi Young Do karakterinin otoriter babası. Lüks oteller zinciri sahibi.

6256

Dizinin senaristliğini Kim Eun Sook yapıyor. Ve kendisinin lakabı ‘Canavar Senarist’, ‘Dahi Senarist’. Kim Eun Sook  Karakter tiplemeleri, romantizmin dibe vurduğu aşk sahneleri ve bizi çok güldüren olaylarıyla hala güncelliğini koruyan dizilere imzasını atmıştır.Gerçekten çok kaliteli dizileri var.Örneğin; A Gentleman’s Dignity ve Secret Garden. Senarist Kim Eun Sook, Park Shin Hye’nin rolü için başta kız gruplarından bazı idolleri düşünse de hem genç ve taze görünümlü hem de kararlı oyunculuğu nedeniyle son olarak Park Shin Hye’de karar kıldı.

Kang_Shin_Hyo201325161215KONUSU:aşkları, dostlukları ve birbirlerini ile olan ilişkileri konulu olacak. Dizi Gossip Girl ve Boys Over Flowers karışımı olacak denilse de ; dizide zengin lise öğrencilerinin aşk ve dostlukları aynı zamanda ailelerinin varisi olduğu için girecekleri rekabeti anlatılacak. Dizinin ana karakterlerini annesi Empire Grup’un evinde kahya olan ve kendisini fakirlikten hiç kurtulamayacak biri olarak gören Cha Eun Sang ve annesi Empire Grup’un başkanının sevgili olan ve Emprie Grup’un mirasçısı karanlık, tutkulu Kim Tan olacak.Dizinin ana oyuncuları olan liseli öğrencilere ailelerinden büyük miktarlarda servet kalacaktır. Fakat bu büyük miraslara sahip olmak o kadar kolay olmayacaktır. Gerektiğinde üvey abisiyle bile rekabete girecekleri bir mücadeleye başlayacaklardır. Genel başkanın eşi ve sevgilisinin kendi çocuklarını Empire Grup’un tahtına çıkarma çabaları ,entrikalar, hüzünler, komik olaylar ve tabii ki aşk dolu bir dizi. 

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol